Arabuluculuk, günümüzde dostane yollarla uyuşmazlık çözüm yöntemleri içinde en yaygın olarak bilinen ve uygulanan uyuşmazlık çözüm yöntemidir. Bu bağlamda karşı tarafla aranızda uyuşmazlık çıktıktan ve fakat mahkeme veya tahkime başvurmadan önce arabulucuya gidebileceğiniz gibi mahkemeye dava açtıktan sonra da arabulucuya gidebilirsiniz. Ancak; Arabuluculuk ancak tarafların serbest iradeleriyle karar verebilecekleri konularda mümkündür. Daha açık bir ifadeyle; kamu düzenini ilgilendirmeyen ve cebri icraya elverişli konularda taraflar arabulucuya gidebilirler. Tarafların sözleşme konusu yapamayacakları konularda örneğin ceza davalarında, nüfus kaydına ilişkin davalarda veya çocukların velayetine ilişkin davalarda arabuluculuk mümkün değildir.

Arabuluculuğa başvurarak, dava hakkınızdan feragat etmezsiniz, süreç tümüyle iradidir. Taraflar arabulucuya başvurmak, süreci devam ettirmek, sonuçlandırmak ve bu süreçten vazgeçmek konusunda tamamen serbesttir. Kendi isteğiniz ile başlattığınız bu süreci yine kendi isteğinizle sona erdirip mahkemeye başvurabilirsiniz.

ARABULUCULUK YÖNTEMİ İLE ANLAŞMA HALİNDE AVANTAJLAR NELERDİR?

  • Dava boyunca yapmak zorunda kalacağınız tüm masraflardan (posta gideri, bilirkişi, keşif vb. masraflar, yol giderleriniz gibi) ve yargılama nedeniyle diğer işlerinizden kısıtlayıp, adliyeye ayırmak zorunda kalacağınız zamandan tasarruf etmiş olursunuz.
  • Mahkemeye göre daha kısa sürer.
  • Sonuç, tarafların kontrolündedir.
  • Geleceğe bakılır, mevcut hukuki durumun değil, menfaatin korunması esastır.
  • Güvenirlik ve gizlilik önemlidir; taraflar mahkeme önünde konuşamayacaklarını burada rahatlıkla konuşabilirler.
  • Psikolojik ve sosyolojik riski azdır; daha az yeni sorun doğurur.
  • Tarafların anlaştıkları yöntem ve çözüm tarzı esastır, esnektir.
  • Anlaşmayla çözülür; iki tarafta kazanır, tarafların sosyal ve ekonomik ilişkileri devam eder.

Bu itibarla, alternatif uyuşmazlık yöntemi olarak arabuluculuk , yargısal faaliyete nazaran hem zaman hem parasal olarak çok daha ekonomik olup, sosyolojik ve psikolojik sonuçları itibariyle de her iki tarafın da kazandığı bir süreçtir.

Biz de bu süreçte, SMR Hukuk Bürosu olarak, Arabuluculuk Daire Başkanlığı siciline bağlı çalışan – uzman arabulucu kadrosu ile gerek müvekkillerimize ait taraf vekilliği gerekse de ihtiyari arabuluculuk hizmeti vermekteyiz.

Örnek vermek gerekirse:

Sıkça Sorulan Sorular

Bir avukatla ilk görüşmenizde aşağıdakileri bekleyebilirsiniz:

Tanışma: Avukat kendilerini tanıtacak ve davanızdaki rolünü açıklayacaktır.

Hukuki meselenizin tartışılması: Davanızın ayrıntılarını avukatınızla görüşme ve aklınıza takılan tüm soruları sorma fırsatına sahip olacaksınız. Bu görüşme sırasında mümkün olduğunca açık ve dürüst olmanız önemlidir çünkü bu, avukatın durumunuzu anlamasına ve size en iyi tavsiyeyi vermesine yardımcı olacaktır.

Yasal sürecin açıklaması: Avukat, yasal süreci ve davanız ilerledikçe neler bekleyebileceğinizi açıklayacaktır. Bu, potansiyel sonuçların ve ortaya çıkabilecek risklerin veya zorlukların tartışılmasını içerebilir.

Ücretler ve faturalama: Avukat, gerekli olabilecek tüm peşin maliyetler veya avans ücretleri dahil olmak üzere ücretlerini ve faturalandırma uygulamalarını sizinle görüşecektir.

Sonraki adımlar: Avukat, süreçteki sonraki adımları ve nasıl ilerleyebileceğinizi tartışacaktır. Bu, takip randevuları ayarlamayı veya daha fazla bilgi toplamak için belirli eylemleri gerçekleştirmeyi içerebilir.

Her avukatın farklı olduğunu ve avukatınızla olan deneyiminizin davanızın özelliklerine bağlı olarak değişebileceğini unutmamak önemlidir. Bununla birlikte, genel olarak, avukatınızın endişelerinizi dikkatle dinlemesini ve nasıl ilerleyeceğiniz konusunda size açık, özlü tavsiyeler vermesini beklemelisiniz.

Bir davanın bir avukatla karara bağlanması için geçen süre, davanın niteliğine ve görüldüğü hukuk sistemine bağlı olarak büyük ölçüde değişebilir. Bazı vakalar nispeten hızlı bir şekilde çözülebilirken, diğerlerinin çözülmesi yıllar alabilir. Bir davanın çözüme kavuşturulma süresini etkileyebilecek faktörler, söz konusu yasal sorunların karmaşıklığını, kanıtların ve tanıkların mevcudiyetini, tarafların mahkeme dışında anlaşmaya istekli olmalarını ve hukuk sisteminde birikmiş davaları içerir. . Belirli bir davanın çözülmesinin ne kadar süreceğini tahmin etmek genellikle zordur, ancak deneyimli bir avukat, benzer davalar ve hukuk sistemi hakkındaki bilgilerine dayanarak, davanız için olası bir zaman çizelgesi hakkında size bir tahminde bulunabilmelidir.

Kendinizi mahkemede temsil etmenin hem artıları hem de eksileri vardır. Potansiyel artılardan bazıları şunları içerir:

Maliyet: Kendinizi temsil etmek, bir avukat tutmaktan daha ucuz olabilir.
Kontrol: Kendinizi temsil ederseniz, davanızın sonucu üzerinde daha fazla kontrole sahip olabilirsiniz.
Bilgi: Davanızdaki yasal konular hakkında iyi bilgi sahibiyseniz, kendinizi daha rahat temsil edebilirsiniz.
Bununla birlikte, dikkate alınması gereken birkaç potansiyel dezavantaj da vardır:

Yasal bilgi eksikliği: Yasal prosedürlere aşina değilseniz, davanıza zarar verebilecek hatalar yapabilirsiniz.
Zaman: Kendinizi temsil etmek zaman alabilir ve önemli miktarda çaba gerektirebilir.
Stres: Yasal bir konuyu ele almak stresli olabilir ve kendinizi temsil etmek bu stresi artırabilir.
Sonuç: Kendinizi temsil ederseniz, özellikle deneyimli bir avukatla karşı karşıyaysanız, istediğiniz sonuca ulaşamayabilirsiniz.

Kendinizi mahkemede temsil edip etmeyeceğinize karar vermeden önce tüm bu artıları ve eksileri dikkatlice değerlendirmeniz önemlidir. Bunun sizin için doğru karar olup olmadığından emin değilseniz, daha fazla tavsiye almak için bir avukata veya adli yardım kuruluşuna danışmak isteyebilirsiniz.

Davanız için bir avukat seçerken göz önünde bulundurmanız gereken birkaç önemli faktör vardır:

Uzmanlık: Davanızla ilgili hukuk alanında deneyim ve uzmanlığa sahip bir avukat seçmeniz önemlidir. Örneğin, bir ceza davasına karışıyorsanız, bir ceza savunma avukatı aramalısınız.

İtibar: Hukuk camiasında ve eski müşteriler arasında iyi bir üne sahip bir avukat arayın. Bir avukatın itibarını anlamak için referans isteyebilir veya çevrimiçi incelemeleri kontrol edebilirsiniz.

İletişim: İletişim kurmaktan kendinizi rahat hissedeceğiniz ve davanızın ilerleyişi hakkında sizi bilgilendirmeye istekli bir avukat seçmeniz önemlidir.

Ücret: Avukat ücretlerini göz önünde bulundurun ve bunların nasıl hesaplanacağını anladığınızdan emin olun. Bazı avukatlar saatlik bir ücret alırken, diğerleri sabit bir ücret veya beklenmedik bir ücret (herhangi bir uzlaşma veya kararın yüzdesi) alabilir.

Uyumluluk: Birlikte çalışırken kendinizi rahat hissettiğiniz ve sizin için iyi bir savunucu olacağına inandığınız bir avukat seçmeniz önemlidir.

Bir karar vermeden önce birkaç farklı avukatla görüşmeyi de düşünebilirsiniz, böylece tarzlarını ve yaklaşımlarını anlayabilir ve kimin yanında kendinizi en rahat hissettiğinizi görebilirsiniz.